Antidepresanlar mutlaka doktor kontrolünde kullanılmalı
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Tıbbi Direktör Yardımcısı, Psikiyatri Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Semra Baripoğlu, toplumda giderek artan antidepresan kullanımına ilişkin değerlendirmede bulundu.

Tavsiye üzerine antidepresan kullanımı pek çok soruna davetiye çıkarıyor
Depresyonun kadınlarda %8-12, erkeklerde %2-4 oranında görüldüğünü kaydeden Psikiyatri Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Semra Baripoğlu, Covid-19 pandemisinin de tetiklemesiyle birlikte ülkemizde ve dünyada depresyon vakalarının hızla arttığını, bu nedenle antidepresan ilaçların kullanımının yaygınlaştığını söyledi. Antidepresan kullanımının bir psikiyatri uzmanının doğru tanıyı koyması ve doktor kontrolünde kişinin hayatına girmesi gerektiğini vurgulayan Yrd. Doç. Dr. Semra Baripoğlu, “Kişi kendi kendine etraftan duyarak antidepresan kullanımına başlamamalıdır. Uzman kontrolü olmadan antidepresan kullanmak ciddi olumsuz sonuçlar doğurabilir” uyarısında bulundu.
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Tıbbi Direktör Yardımcısı, Psikiyatri Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Semra Baripoğlu, toplumda giderek artan antidepresan kullanımına ilişkin değerlendirmede bulundu.
Psikiyatrik hastalıkların görülme sıklığı artıyor
Bütün toplumlarda psikiyatrik rahatsızlıkların giderek arttığını ve çeşitlendiğini ifade eden Yrd. Doç. Dr. Semra Baripoğlu, “Depresyon toplumda en sık görülen psikiyatrik hastalıktır. Kadınlarda erkeklerden iki kat daha fazla sıklıkta görülür. 17-25 yaş aralığında görülme oranı daha da yüksektir. Depresyona kaygı bozukluklarını da eklediğimizde antidepresan ilaçların kullanımındaki artışı anlayabiliriz. Son yıllarda Covid-19 pandemisi ve yarattığı sosyoekonomik olumsuzlukların etkisiyle ruhsal hastalıklarda ciddi bir artış yaşanmaktadır. Klinik pratikte, ayaktan polikliniklere başvuruda ve yatış gerektiren hastalık tablolarında artış görülmektedir. Maalesef genç, ergen, ileri ve tüm yaş gruplarında bir artış mevcuttur.” dedi.
Yıldan yıla antidepresan kullanımı artıyor
Yapılan resmi açıklamalara göre ülkemizde 2019 yılında antidepresan satışlarının yaklaşık 50 milyon kutuyken bu satışın 2020’de 55 milyon, 2021’de ise 60 milyon kutuya dayandığını ifade eden Yrd. Doç. Dr. Semra Baripoğlu, “Antidepresan satışlarının artmasında Covid 19 pandemisi tüm dünyada önemli bir faktördür. Tüm dünyada yapılan araştırmalar, depresyon ve kaygı bozukluğu hastalıklarında 3-4 kat artış olduğunu ortaya koymaktadır. Bu hastalıkların tedavisinde kullanılan antidepresan grubu ilaçların satışlarında da artış var. Bizim ülkemizde de bu duruma paralel olarak böyle bir artış söz konusudur.” dedi.
Antidepresanlar doktor kontrolünde kullanılmalıdır
Antidepresan kullanımının bir psikiyatri uzmanının doğru tanıyı koyması ve doktor kontrolünde kişinin hayatına girmesi gerektiğini vurgulayan Yrd. Doç. Dr. Semra Baripoğlu, “Kişi kendi kendine etraftan duyarak antidepresan kullanımına başlamamalıdır. Uzman kontrolü olmadan antidepresan kullanmak ciddi olumsuz sonuçlar doğurabilir. Karaciğer ile ilgili problemler, kalp ritim sorunları, böbrek fonksiyonlarında sorunlar, kan tablosunda bozulmalar, duygudurum dalgalanmaları, hipomani-mani dediğimiz duygudurum yükselmesi yani iki uçlu duygudurum bozukluğu belirtileri ortaya çıkabilir.” uyarısında bulundu.
Antidepresan satışlarıyla ilgili olarak son yıllarda ciddi bir kontrol sistemi kurulduğunu ifade eden Yrd. Doç. Dr. Semra Baripoğlu, “Artık reçetesiz ilaç satılmıyor. Ancak reçetesiz alıp kullanan bireyler halen oluyor. Bu durumu tabii ki onaylamıyoruz. Antidepresan ilaçlar diğer tüm ilaçlar gibi olumlu etkilerinin yanında yan etkileri de bulunabilen ilaçlardır. Dolayısıyla mutlaka doktorun önerisiyle doktorun reçetesiyle kullanımına başlanmalı ve kullanım süresi boyunca da doktor, ilacın etkisi ve yan etkisini çok düzenli bir şekilde takip etmelidir.” dedi.
Tek çözüm antidepresan değildir
“Kaygı bozuklukları ve depresyon için tek çözüm antidepresan değildir” diyen Yrd. Doç. Dr. Semra Baripoğlu, Psikoterapi desteğinin de hastalığın şiddetine göre birincil tedavi yöntemi ya da ilaca ek olarak uygulanmasının tedavinin başarısını artırdığını, hastalığın tekrarlama riskini düşürdüğünü söyledi.
Değer verilen insanların kişinin hayatında olması önemli
Ruh sağlığı ve psikolojik iyi oluşun alınacak bazı önlemlerle mümkün olabileceğini kaydeden Yrd. Doç. Dr. Semra Baripoğlu, “Hayatınızda seçtiğiniz değer verdiğiniz insanların olması ve onlarla ilişkinizin olması, kendinize vakit ayırmanız ve sosyal hayatın canlı olması, gün ışığından yararlanmak, spor yapmak, sağlıklı beslenmek, uyku düzenine dikkat etmek, oldukça önemlidir.” tavsiyesinde bulundu.
- En son haberler
- Regl dönemi özel bakım ve hijyen gerektiren bir dönem!27 Mayıs 2025
- Aile iş birliği ile çocuk merkezli eğitim…27 Mayıs 2025
- Üsküdar Üniversitesi ve Georgia State University arasında akademik iş birliği27 Mayıs 2025
- Doğru yaşam tarzı seçimi yaşlanmayı geciktiriyor!27 Mayıs 2025
- Bütüncül bir yaklaşımla MS hastalarının hayat kalitesi artabilir!26 Mayıs 2025
- Her mevsim güneş kremi kullanmak şart!26 Mayıs 2025
- Kanıta dayalı ergoterapi uygulamaları etkinliğinin yedincisi düzenlendi26 Mayıs 2025
- Prof. Dr. Nevzat Tarhan: "Bilim Festivali, Teknofest'in doğuşunu tetikledi”24 Mayıs 2025
- Prof. Dr. Sevil Atasoy, Birleşmiş Milletler INCB Başkanlığına yeniden seçildi!23 Mayıs 2025
- 12 yaşından önce başlayan ve altı aydan uzun süren belirtilere dikkat!22 Mayıs 2025