Karaciğer sağlığı vücut sağlığı demek

Abone ol

google news logo
Giriş12 Temmuz 2024

Kısa süreli yoğun detokslar karaciğere zarar veriyor!

Karaciğer sağlığı vücut sağlığı demek

Karaciğerin, kan kimyasının düzenlenmesinde ve vücut beslenme dengesinin korunmasında önemli bir role sahip olduğunu belirten uzmanlar, karaciğere en zararlı yiyecek-içeceklerin başında alkolün geldiğini söylüyor.

Karaciğer sağlığının doğal olarak kişinin sağlığı demek olduğunu dile getiren Dahiliye Uzmanı Prof. Dr. Aytaç Atamer, özellikle paketli yiyeceklerin karaciğere zarar verdiğinin altını çizdi. “Karaciğer dostu besinlerin başında enginar gelir.” diyen Prof. Dr. Atamer, ‘40 enginar ye karaciğerin temizlensin’ görüşünün ise gerçeği yansıtmadığını söyledi ve “Aynı tür gıdayı bol miktarda tüketmek tek yönlü beslenmeye neden olur, bu da karaciğer üzerinde daha toksik etkiler ortaya çıkarır.” uyarısında bulundu.
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Dahiliye Uzmanı Prof. Dr. Aytaç Atamer, karaciğer sağlığına olumlu ve olumsuz etkisi olan beslenme alışkanlıklarından bahsetti.

Her şeyin fazlası zarar

Gıdaların ince bağırsaklarda sindirim ve emiliminden sonra kan yoluyla ulaştığı karaciğerin, kan kimyasının düzenlenmesinde ve vücut beslenme dengesinin korunmasında son derece önemli bir role sahip olduğuna vurgu yapan Prof. Dr. Aytaç Atamer, “Vücudun en büyük organı olan ve yaşamsal fonksiyonlarımızı sağlayan karaciğerin sağlığı, doğal olarak bizim sağlığımızdır.” dedi.

Karaciğere en zararlı yiyecek-içeceklerin başında alkolün geldiğini hatırlatan Prof. Dr. Atamer, zararlı diğer yiyecekleri de şöyle açıkladı:

“Bunun dışında her şeyin fazlası da zarardır. Özellikle katı yağ yani doymuş yağ içeren gıdalar, kızartılmış yiyecekler, aşırı şeker, yüksek miktarda fruktoz ve mısır şurubu içeren gıdalar, rafine gıdalar ve paketlenmiş gıdaların tüketilmesi karaciğere zarar verir. Günümüzde trans yağ içeren fast food gıdaların tüketiminin artmış olması, karaciğer yağlanmasına neden olur ve dolayısıyla karaciğere zarar verir. Ekmek, unlu gıdalar, tahıllar, makarna, pilav, patates kızartması, yağlı etler ve şekerli içecekler tüketilebilir ancak az olarak tüketilmeli.”

Karaciğer dostu besinlere tabağınızda yer açın

Karaciğer dostu besinlere de değinen Prof. Dr. Aytaç Atamer, listenin başında enginar bulunduğunu söyledi. Enginarın yapısında bulunan sinarin adlı bileşenin karaciğeri yenilediğine ve safra kesesi yollarının çalışmasını düzenlediğine değinen Prof. Dr. Atamer şöyle devam etti:

“Üzüm hem kendisi hem de çekirdeği ile karaciğer sağlığı açısından son derece faydalıdır. Güzellik ve sağlık alanında son derece popüler bir meyve olan avokado içerdiği galaktozamin ile karaciğer sağlığı için yararlıdır. Baklagiller ve kuruyemişler karaciğerde bulunan zararlı toksinleri temizler. Yoğurdun hem mideye hem de karaciğer inanılmaz faydaları vardır. Turpgillerden karnabahar, lahana, brokoli ölçülü olarak her gün tüketildiğinde karaciğerin detoksunu sağlar. Bunun dışında sarımsak hem doğal antibiyotik hem de enflamasyon giderici etkisi vardır. Elma, yüksek posa içeriği ve içerdiği pektin ile karaciğer yağlanmasına iyi gelir. Greyfurt da tercih edilmelidir. Bunların yanı sıra yeşil çay ve günde 2-3 bardak kahve de karaciğerin dostu olan besinler grubunda sayılabilir. Bunun dışında bol su tüketilmeli ve fiziksel egzersizlerden de uzak durulmamalıdır. Zeytinyağı ile yapılmış sebze yemekleri, balık, salata, kuru baklagiller, turp, lahana, kara lahana, brüksel lahanası, karnabahar, brokoli, roka, tere, kırmızı pancar, havuç ve sarımsak karaciğerin dostu olan besinlerdir.”

Kısa süreli yoğun detoks yerine sağlıklı alışkanlıklar tercih edilmeli

Halk arasında ‘40 enginar ye karaciğerin temizlensin’ görüşünün gerçeği yansıtmadığını ifade eden Prof. Dr. Aytaç Atamer, aksine hurafeden ibaret olan bu tarz inançların karaciğere zarar verdiğine dikkat çekti. Prof. Dr. Atamer, aynı tür gıdayı bol miktarda tüketmenin tek yönlü beslenmeye neden olduğunu, bunun da karaciğer üzerinde daha toksik etkiler ortaya çıkardığının altını çizdi.

Detoks denilen toksifikasyon işlemlerinden de bahseden Prof. Dr. Aytaç Atamer sözlerini şöyle tamamladı:

“Yediğimiz ve ağzımıza attığımız her gıda ile beraber vücut fabrikası çalışmaya başlar, oksidasyon oluşur ve oksidan maddeler açığa çıkar. Vücudumuzda doğal olarak bulunan antioksidanlar yemekle beraber ortaya çıkan oksidan maddeleri nötralize eder ve bunları temizler. Bu nedenle günlük hayatımızda sürekli olarak detoks olur. Önemli olan bu antioksidan kapasiteyi artırmaktır. Doğal olarak bulunan antioksidanların dışında, sağlıklı beslenme ve yukarıda bahsettiğimiz gıdaların tüketilmesi neticesinde antioksidan kapasite artar. Fakat günümüzde insanlar kısa süreli yoğun bir şekilde detoks yaparak faydalanacağını zannediyor. Tam tersine yoğun bir programa girmek karaciğeri zorlar. Bu nedenle her gün doğal ve sağlıklı beslenme, fazla kilolardan uzak durma, alkol ve özellikle sigaradan uzak durma, yeterli ve bol miktarda sıvı alma ve egzersiz yapmak, düzenli ve sağlıklı bir detoks sağlar.