Yenişafak Yazarı Yaşar Süngü Prof. Dr. Nevzat Tarhan'ı köşesine taşıdı...
Giriş22 Kasım 2016
Güncelleme10 Nisan 2023
Yenişafak Gazetesi Yazarı Yaşar Süngü köşesinde Prof. Dr. Nevzat Tarhan’ın görüşlerine yer verdi. Yazar, Üsküdar Üniversitesi’nde düzenlenen “Suriyeli Mülteci Çocuklarla El Ele” sempozyumunda Tarhan’ın yaptığı görüşlerini köşesine taşıdı.Köşesinde mülteci çocukları ele alan Yenişafak Gazetesi yazarı Yaşar Süngü Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan’ın görüşlerini köşesine taşıdı. Süngü şu ifadeleri kullandı:“Üsküdar Üniversitesi, Hacı Habibullah Geredevi Vakfı ve CEIPES(İtalya)'in ortaklığıyla yürütülen 'Suriyeli Mülteci Çocuklarla El Ele' adlı proje kapsamında düzenlenen sempozyumda iki gün boyunca yerli ve yabancı çok sayıda bilim insanı göçün çocuklar üzerindeki etkilerini masaya yatırdı. Psikiyatriyle ilgili acil birimlerde afet ikiye ayrılır. Biri doğal afetler, diğeri insan eliyle oluşturulan afetler.

Suriye insan eliyle oluşturulan bir afet.
Son rakamlara göre 600 bin kişinin öldüğü söyleniyor.
Bu sayıdan daha fazla da mülteci var.
Büyük çoğunluğu Türkiye'de olmak üzere savrulmuş bir toplum, bu sosyal tsunami.
Kurbanları ise en zayıflar çocukları, hastalar ve yaşlılar.
Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Nevzat Tarhan'a göre yaşanan büyük bir sosyal travma, bir afet.Toplumda başta gençler olmak üzere bir kesim sığınmacılara “Ekmeğimizi bu insanlarla niye paylaşalım? Bu insanlara bakmak zorunda mıyız? Bu bize ne getirecek?” gibi kapitalist kafasıyla bakıyorlar.Prof.Dr. Tarhan şöyle uyarıyor; “İnsan zaman zaman sınavdan geçer. Bu da bir insanlık sınavıdır. Bu sınavda insanlar ikiye ayrılır, avantajlılar ve dezavantajlılar şeklinde.
Dezavantajlılar yaşanan krizde dezavantajı fırsata çevirmeye çalışır, tahammül eder, sabreder, o krizden kazanımla çıkmaya çalışır.
Avantajlılar ise insanlık sınavını daha çok yaşıyorlar ve yardım edip etmemekle sınanıyorlar.
Dezavantajlı kimseler kendini güvende hissederlerse avantajlı kesimin geleceği güvende olur.
Bir toplumda bir hasta ben tedavi edilmeyeceğim diye düşünüyorsa o toplumda huzur olmaz, o toplum dağılır.
Dezavantajlı insanlara bakmak, her şeyleri yolunda giden insanların görevidir, sosyal sorumluluğudur.
Batı dünyası, bu sınavı ciddi şekilde kaybetti.
Üçüncü dünya savaşı çıkarsa bu sebeple çıkacaktır.
İnsanlığı yok sayan bir durum, hiçbir sosyal dinamik bu durumu tolore edemez.”
Yazının tamamı için:
- En son haberler
- Enerji verimliliği bir tercih değil zorunluluk!24 Aralık 2025
- Çocuklukta görülen şiddet beyni ve davranışı değiştiriyor!24 Aralık 2025
- Medya bazen bir ‘vicdan tokmağı’ olmalı24 Aralık 2025
- Diş kaybı yalnızca estetik bir sorun değil!24 Aralık 2025
- Finansal Uyuşmazlıklara “Helalleşme (Uzlaştırma) Endeksi” Önerisi!24 Aralık 2025
- Doğru içerik ve stratejiyle dijital ayak izi avantaja çevrilebilir24 Aralık 2025
- Travmatik bellek hayatı sabote ediyor!23 Aralık 2025
- Beyin ‘İyi Düşün, İyi Hisset, İyi Ol’ diyor!23 Aralık 2025
- Teknoloji kullanıp ona teslim olmamak mümkün!23 Aralık 2025
- Güçlü iletişimin plasebo etkisi var!23 Aralık 2025
