El emeğinden hayata: ‘Örgüden Yaşamlar’
Üsküdar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Ergoterapi Bölümü tarafından “Örgüden Yaşamlar” etkinliği düzenlendi. Örgünün günlük yaşama olan katkısının ele alındığı etkinliğe örgü sanatçısı Canan Yanar Özdemir konuk olarak katıldı. Kendini bildi bileli üretmeyi sevdiğini belirten Özdemir, görsel uyum duygusunun çocukluğundan beri içinde olmuş olabileceğinden bahsetti. El işiyle olan bağının örgüyle sınırlı olmadığını da ifade eden Özdemir, el emeğiyle yapılan her şeye ilgi duyduğunu da söyledi.
Üsküdar Üniversitesi NP Sağlık Yerleşkesi Galenos salonunda düzenlenen etkinliğe Üsküdar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Ergoterapi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Sevda Asqarova, söyleşiye çok sayıda akademisyen ve öğrenciler de katıldı.
Gazeteci Şaban Özdemir’in moderatörlüğünde düzenlenen etkinliğe örgü sanatçısı Canan Yanar Özdemir konuk oldu.
Birlikte sessizce örülen hayat…
Örgü, iletişim ve umut üzerine bir yaşam hikâyesine tanık olunacağından bahseden Ergoterapi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Sevda Asqarova, etkinliğin açılış konuşmasını gerçekleştirdi. Asqarova; “Üniversitemizin Kurumsal İletişim Daire Başkanlığı, Medya PR Birim Yöneticisi Şaban bey, üniversite hayatının yoğun temposuna alışkın biri ile evin içinde sessizce hayatı ilmek ilmek ören sevgi dolu bir aile... Onlar, derinlikli bir yaşam anlayışını taşıyan çekirdek bir aile… Eşini işe uğurlarken güne örgüyle başlıyor. Sadece bir örgü değil, aynı zamanda günün ritmini, geçmişin izlerini ve geleceğe dair umutları örüyor. Örgü onun için bir üretim biçimi olduğu kadar bir düşünce pratiği, bir ritüel diyebiliriz. Sessizliği seviyor; elleri konuşurken, zihni dinleniyor. Her ilmek aslında hayatın karmaşasına karşı küçük bir direniş gibi. Eşi ise bilgisayarının başında üniversitenin dışarıya açılan yüzünü ‘örerken’, eşinin iç dünyasında kurduğu yapıyı da sevgiyle hissediyor…. Çünkü örgü sadece örgü ya da örmek değil, o sihirli ellerde birlikte geçen sessiz akşamlar, paylaşılan çay saatleri ve sözcüklere ihtiyaç duymayan bir anlaşma var. İşte bugün sizlerle birlikte bu güzel yaşamın az da olsa hikayesini dinleyeceğiz.” dedi.
Prof. Dr. Sevda Asqarova: “Üretim, dayanışma ve anlayış yan yana yürüyor”
Söyleşiyle ilişkin değerlendirmelerde bulunan Asqarova; “Derler ya sözle anlatılmaz yaşanır diye işte bugün bu muhteşem çiftin hayatında kelimeler az, anlam çok olan dünyasına şahit olduk. Gördüğünüz gibi iletişim tarzları sessiz ama yoğun, göz göze geldiklerinde ne demek istedikleri hemen anlaşılıyor. Her biri kendi alanında üretirken, birbirlerinin üretimine saygı duyan bir ikili. İşte bu karşılıklı sessiz destek, onların ilişkisini sıradanlıktan çıkarıyor. Çünkü bu çiftin yaşamında üretim, dayanışma ve anlayış yan yana yürüyor.”
Şaban Özdemir: “Örgü, aileyi inşa etmekte…”
Programın açılışında konuşan Gazeteci Şaban Özdemir, aile hakkındaki görüşlerini ve örgünün konu üzerindeki önemini anlattı. Özdemir; “Aileyi çok önemseyen bir kişiyim. Eşim de aynı hassasiyette. Aile olmazsa toplum olmaz. Toplum olmazsa dünya olmaz. Bunun hepimiz farkındayız. Ailenin çökertilmesi, yok edilmesine ilişkin girişilen spekülatif gayretleri sizler de fark ediyorsunuz. Şimdi soracaksınız örgü bunun neresinde? Belki de o aileyi inşa etmekte ve tutmakta, ilmek ilmek birbirine bağlamada etkili bir öğe... Sadece kullanabileceğiniz bir ürün değil aynı zamanda ilişkileri birbirine bağlıyor, güçlendiriyor… Ben eşimi örgüyle ilgili hep destekledim. Çalışmalarını çok değerli buluyorum. Bir şey üretiyor olmak varlığın da insan olmanın da bir gayesi olduğunu düşünüyorum.” ifadelerini kullandı.
Her insan dünyaya bir yetenekle gelir…
Her insanın dünyaya bir yetenekle geldiğini söyleyen Özdemir, bu yetenekleri keşfetmenin ve geliştirmenin bireyin sorumluluğunda olduğunu vurguladı.
Yetenekleri doğrultusunda yaptığı işi çok sevdiğini belirten Özdemir, “Bir gün bile çalışmış gibi hissetmiyorum. Bu işten kazandığım para bile bana hediye gibi geliyor. İnsan sevdiği işi yaptığında, yorgunluk da fazlaca gösterilen fedakârlık da anlamını yitiriyor.” diyerek kendi deneyiminden yola çıkarak iş sevgisinin önemine dikkat çekti.
Canan Yanar Özdemir: “Kendimi bildim bileli üretmeyi seviyorum”
Öğrencilerden gelen soruları da cevaplayan örgü sanatçısı Canan Yanar Özdemir, el işine olan tutkusunu ve tasarım sürecine dair düşüncelerini paylaştı. Özdemir, üretmeye olan ilgisinin çocukluk yıllarına dayandığını belirtti. El işiyle olan bağının örgüyle sınırlı olmadığını ifade eden Özdemir, çocukluğundan beri el emeğiyle yapılan her şeye ilgi duyduğunu söyledi. Satın aldığı kıyafetlerde dahi ufak dokunuşlarla kendi tarzını yansıtmaya çalıştığını dile getiren Özdemir; “Aldığım kıyafete mutlaka bir şey eklerim, bir şey çıkarırım, lastiğini değiştiririm. Küçüklükten beri bu ilgim hiç azalmadı. Mutlaka küçük de olsa dokunuşlar yaparım…” ifadelerini kullandı.
“Görsel uyum duygusu çocukluğumdan beri içimde yer etmiş olabilir”
El işi örgüye dair kapsamlı bilgi veren, tasarlama sürecine dair de görüşlerini paylaşan Canan Özdemir, görsel olan her şeye karşı özel bir ilgisi olduğunu belirtti. Bu ilginin sadece iplik, kıyafet, tekstil ya da bijuteri, takıyla sınırlı olmadığını, mobilya gibi gündelik hayatta karşılaşılan pek çok nesneyi de kapsadığını söyledi. Özdemir, bu yönünün çocuklukta annesiyle kurduğu bağdan beslendiğini düşündüğünü ifade ederek, “Annemin terzilik geçmişi var. Beni hep özenle giydirirdi. Ayakkabım ne renkse şapkam da o renkti. Bu görsel uyum duygusu çocukluğumdan beri içimde yer etmiş olabilir.” dedi.
Oldukça samimi bir ortamda gerçekleştirilen söyleşi sonunda Özdemir çiftine öğrenciler tarafından çiçek takdim edildi.
Söyleşi, toplu fotoğraf çekimiyle sona erdi.
- En son haberler
- Ergenlerde ekran süresi 9 saati buluyor!26 Haziran 2025
- Engel tanımayan icat "Yol Arkadaşım"25 Haziran 2025
- Prof. Dr. Nevzat Tarhan: “Anoreksiya, nasihatle düzelmez!”25 Haziran 2025
- Düşük doz radyasyon, yüksek güvenlik!24 Haziran 2025
- Endüstri Mühendisliği öğrencileri girişimcilik kültürünü güçlendiriyor24 Haziran 2025
- Akademik yıl kapanışında sanat ve düşünce buluştu24 Haziran 2025
- Prof. Dr. Sevil Atasoy’dan küresel uyuşturucu tehdidine karşı acil eylem çağrısı!24 Haziran 2025
- Gençlerin sessiz düşmanı: Esrar bağımlılığı!24 Haziran 2025
- Prof. Dr. Tarhan: “Bu proje kendini aşma projesidir”24 Haziran 2025
- Prof. Dr. M. Mehdi Ergüzel’den 1453 kitaplık anlamlı bağış23 Haziran 2025