Psikolojik savaş ile ne hedefleniyor?

Abone ol

google news logo
Giriş03 Şubat 2023
Güncelleme10 Nisan 2023

Psikolojik savaşın “hem savaşta hem barışta insanların duygu, düşünce ve davranışlarını değiştirmek maksadıyla bilginin kullanılması” olarak tanımlandığını belirten Psikiyatrist-yazar Prof. Dr. Nevzat Tarhan, teknolojideki gelişmelere bağlı olarak savaşlarda kullanılan silah ve yöntemlerin büyük bir değişime uğrayacağına dikkat çekiyor. Tarhan, 2002 yılında kaleme aldığı ‘Psikolojik Savaş’ kitabında bugüne işaret ederek hakimiyetin silah ve kol gücünden çıkarak bilgi ve teknolojinin eline geçeceğine vurgu yapıyor. Yazar, “Bilgi ve teknolojiye sahip olup onu en iyi uygulayanlar, hükmetmeyi başaracaklardır. Yüksek teknolojiye sahip ülkeler, askeri karargâhlarını savaşlar için hazırlayacak, artık savaşlarda kurşun yerine bilgi kullanılacak. Savaşı kimin  kazanacağını teknoloji belirleyecek. Geleceğin savaşlarında asker, ileri teknolojinin savaşçısı olacak.” ifadelerini kullanıyor. 

0

Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü, Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, 2002 yılında kaleme aldığı ve bugün 26’ıncı baskısını gerçekleştiren “Psikolojik Savaş” kitabında, psikolojik savaş kavramının bilinmeyenlerine ilişkin dikkat çekici değerlendirmede bulunuyor. 

Psikolojik savaşta bilgi önemli…

Prof. Dr. Nevzat Tarhan, psikolojik savaşın “Klasik anlamdaki savaşın kazanılması veya kaybedilmesinde, savaştan sonra da üstünlüğün devam etmesinde, yahut sorunların çözülmesinde insanların ruh haline etki ederek sonuç almak” olarak tanımlandığını belirtti. Tarhan, psikolojik savaşın hem savaşta hem barışta insanların duygu, düşünce ve davranışlarını değiştirmek maksadıyla bilginin kullanılması olarak tanımlandığını da kaydetti.

Doğru kararlar için psikoloji yasaları bilinmelidir

Kitabında psikolojik savaşın; stratejik amaçlı, taktik, takviye edici ve provokasyon olmak üzere 4 taktiğinin olduğuna dikkat çeken Tarhan, insan psikolojisinde, hakim olma arzusunun hep var olduğunu ifade ediyor. Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “Kontrolü elinde tutmak isteyen kişi veya kişiler, ahlaki sınırlar içinde veya dışında kalarak bunu devam ettirmeye çalışırlar. Egemen olma duygusu evrensel bir duygudur. Bu duyguyu adil ve doğru yönetebilmek, tarihte çok az liderde gerçekleşmiştir. İster ailede, ister şirket yönetiminde, isterse ülke yönetiminde olsun bazı psikoloji yasaları biliniyorsa doğru kararlar verilecek, doğru yöntemler uygulanacaktır.” şeklinde belirtiyor.

Psikolojik savaşın ilk adımı hasmını ve kendini iyi tanımaktır!

Düşmanını tanımayanın savaşta yenileceğini vurgulayan Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “Hem kendisini hem düşmanını tanımayan savaşta yenildiği gibi savaştan sonra da toparlanamaz. Düşmanını tanımayıp kendisini tanıyan, savaştan sonra başarıya ulaşabilir. Hem kendisini hem düşmanını tanıyan gücün ise, yenik düşme ihtimali yok gibidir. Kendisini tanımayıp düşmanını iyi tanıyan gücün, savaşta yenik düşme ihtimali çok yüksektir. Psikolojik savaşın birinci adımı, hasmını ve kendini iyi tanımaktır. İkinci adımı, baskı ve ikna yöntemlerini ustaca kullanarak karşı tarafta psikolojik çöküntü uyandırmaktır.” ifadelerini kullanıyor.

Tehdit, korkutma yerine propaganda kullanılıyor…

İnsanlık tarihinde üç dönem olduğunu, bunların kölelik dönemi, işçilik dönemi ve bugün yaşanan özgürlük dönemi olduğunu ifade eden Prof. Dr. Nevzat Tarhan ekliyor: “Özgürlük döneminde güç odakları denetimi ellerinde tutabilmek için baskı, tehdit ve korkutma yöntemleri yerine, daha çok propagandayı kullanmaya başladılar. Günümüzde hakimiyet, silah ve kol gücünden çıkarak bilgi ve teknolojinin eline geçti. Bilgi ve teknolojiye sahip olup onu en iyi uygulayanlar, hükmetmeyi başaracaklardır. Yüksek teknolojiye sahip olan ABD ve diğer batılı ülkelerin askeri karargâhları, geleceğin savaşları için hazırlanıyorlar. Bu savaşlarda kurşun yerine bilgi kullanılacaktır.  Savaşı kimin kazanacağını teknoloji belirleyecektir.”

Geleceğin savaşlarında silahlar da taktikler de değişime uğrayacak

Prof. Dr. Nevzat Tarhan, kitabı kaleme aldığı 2002’de gelecekteki savaşlarda önemli değişiklikler olabileceğine dikkat çekiyor. O yıllardan günümüzün savaşlarına  işaret eden Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “On binlerce asker, uçak, deniz filosu, top ve tankın yerine, akıllı mikroçiplerle donatılmış, bilgisayarla çalışan, ileri teknoloji ürünü silahlara sahip  az miktarda asker, lazer ışınları ile düşman hedefine ateş edebilen insansız uçan uçaklar ile mini patlayıcılar yer alacak. Sanal savaş taktikleri ile çalışan kurmay subaylar, daha çok bilgiye sahip olmanın ne kadar önemli olduğunun farkındalar.” ifadelerini kullanıyor.

Etkili propaganda, uygun yöntem ve planlayarak uygulamak!

Son baskısında seçmen davranışına yönelik ölçeğe de yer veren Prof. Dr. Tarhan, kitabında gelecekteki savaşlarda artık daha çok bilgiye sahip olan askeri uzman kadrosunun, dost ve düşman toplulukların duygularını, hareketlerini, inanışlarını, düşüncelerini ve hayat görüşlerini değiştirmek için  çalışacaklarına dikkat çekiyor. Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “Burada tek amaç vardır, o da savaşın başarısını desteklemektir. Bu sonuca ulaşmak için  yapılacak üç önemli şey vardır. Bunlar etkili propaganda, uygun yöntem geliştirmek ve planlayarak uygulamaktır.” diyor.

En güçlü silah bombalar değil kesin ve doğru bilgi!

“Geleceğin savaşlarında asker, ileri teknolojinin savaşçısı olacaktır” ifadelerini kullanan Prof. Dr. Nevzat Tarhan, en güçlü silahın bombalar değil, kesin ve doğru bilgiler olduğundan askerin sayısının değil, niteliğinin ön planda olduğuna dikkat çekiyor.  

Kitap, psikolojik savaşa maruz kalanlara karşı psikolojik savaş yöntemlerini de etraflıca ele alıyor.