İletişimin ilk dersi başarılı yönetmen Dr. Derviş Zaim’den…

Abone ol

google news logo
Giriş09 Ekim 2025

Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi 2025–2026 Akademik Yılı açılış dersini, Türk sinema tarihinin başarılı yönetmeni Dr. Derviş Zaim verdi. Zaim, öğrencilere hikaye anlatıcılığı, yazma süreci ve kişisel üslubun önemine dair tavsiyelerde bulundu. Film yapımının sabır, deneyim ve özgünlük gerektirdiğini vurgulayan Zaim, “Önce çalakalem yazın, sonra öğrendiklerinizi süzgecinizden geçirin. Hem sokağın lezzetini hem de kütüphanenin bilgisini birleştirebilmek gerekir.” dedi. Ayrıca açılışta devir teslim töreni de yapılarak Prof. Dr. Güngör, dekanlık görevini Prof. Dr. Atalay’a devretti. 

Güney Yerleşke Fuat Sezgin Konferans salonunda düzenlenen etkinliğe Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nazife Güngör, İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Gül Esra Atalay, Gazetecilik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Süleyman İrvan ve Film Yönetmeni Dr. Derviş Zaim başta olmak üzere fakülte akademisyenleri ve öğrenciler katıldı. 

Dekanlık devir teslim töreni gerçekleşti

Yeni dönemin açılışında devir teslim töreni de gerçekleşti. 

Prof. Dr. Nazife Güngör, İletişim Fakültesi dekanlık görevini Prof. Dr. Gül Esra Atalay’a devretti. 

Prof. Dr. Nazife Güngör: “Bu görevi büyük bir gururla devrettim”

Devir teslim töreni kapsamında konuşmasını gerçekleştiren Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nazife Güngör; “2013 yılından beri Üsküdar Üniversitesindeyim. İletişim Fakültesinin kuruluşunda geldim. Ben başlarken 20 öğrencimiz vardı. Bugünse 2 binin üzerinde öğrenciyle yola devam ediyoruz. Bebeklikten alıp bugüne kadar getirdik. Şu an Türkiye’nin öne çıkan en iyi iletişim fakültelerinden biriyiz. Bir fakültenin kendi içinden yöneticilerini, akademisyenlerini, dekanlarını yetiştirmesi çok güzel. Ben bu görevi büyük bir gururla devrettim.” şeklinde konuştu. 

Prof. Dr. Gül Esra Atalay: “Bana devredilen bu görevi en iyi şekilde yapacağıma söz veriyorum”

Rektör Prof. Dr. Nazife Güngör’den bayrağı devralan İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Gül Esra Atalay; “Hocalarımız öyle bir sistem kurmuşlar ki gerçekten her ayrıntının çok önceden planlandığı, her şeyin tıkır tıkır işlediği bir sistem. Bir yandan bu kadar önemli iki hocadan sonra dekan olmak insanın üzerine ekstra bir sorumluluk yüklemiyor değil. Bana devredilen bu görevi en iyi şekilde yapacağıma söz veriyorum. Destekleriniz için çok teşekkür ederim.” dedi.  

Derviş Zaim, iletişim öğrencilerine seslendi

Devir teslim töreninin ardından Türk sinema tarihinin başarılı yönetmeni Dr. Derviş Zaim, öğrencilere hikaye anlatıcılığının doğası üzerine bir açılış dersi verdi. 

Derviş Zaim: “Birkaç sene boyunca o filmle birlikte yaşamayı kabul etmeniz lazım”

Film yapım süreçlerine ve felsefesine değinen Film Yönetmeni Derviş Zaim; “Beni rahatsız eden bir mesele olduğunda ya da üzerine bir şey söylemek istediğimde o konuyla ilgili film yapmak istiyorum. Çünkü bir film yapmak öyle kısa sürede bitecek bir iş değil birkaç senenizi alıyor. O birkaç sene boyunca o filmle birlikte yaşamayı kabul etmeniz hatta buna cesaret etmeniz gerekiyor. Bu da kolay bir şey değil. Tecrübe ister, bazen kazık yemek ister. Yazmak dediğimiz süreç aslında biraz da bu demek canınızın yanmasını gerektiriyor. Eğer o filmi gerçekten sevmezseniz onun uğruna çaba harcamaya değer bir film olduğunu düşünmezseniz, o filme emek vermezsiniz. O zaman da sonuçta ortaya kötü bir film çıkar. Bu yüzden en başta, kendinizden bahsettiğiniz işleri yazmaya başlamalısınız.” ifadelerini kullandı.

“Başkalarının silahlarıyla savaşa girersen, başkalarının savaşına mahkum olursun”

Yazma sanatının üstünde duran Zaim: “Yazmak dediğimiz şey kahramanın karşısına engeller çıkarıp onları inandırıcı kılmaktır. Bu engellerin dozunu artırmak, bazen eksiltmek, arada molalar vermek... Sonra çok daha büyük engeller, komplikasyonlar ve krizler çıkarmaktır. Aslında bu bir sanattır. Eğer başkalarının silahlarıyla savaşa girersen, başkalarının savaşına mahkum olursun. Kendi kelimelerinle düşünmen ve yazman gerekiyor.’’ şeklinde konuştu.  

“Hem sokağın lezzetini hem de kütüphanenin bilgisini birleştirebilmek gerek”

Yazma sürecinin aşamalarını anlatan Zaim, kişisel üslubun önemine dikkat çekti. Zaim; “En başta çalakalem yazın. İçinizden geldiği gibi özgürce yazın. İkinci aşamada, öğrendiklerinizi süzgecinizden geçirerek yazdıklarınızı gözden geçirin. Burada bitmiyor üçüncü bir aşama daha var. Tekrar unutacaksınız. Yazmanın evrensel, herkese iyi gelen tek bir yöntemi yoktur. Sana iyi gelen, sana özel, seninle bütünleşen yöntem en iyi yöntemdir. Hem sokağın lezzetini hem de kütüphanenin bilgisini birleştirebilmek gerekir. En ideali budur.” dedi.

Ardından soru cevap kısmı ile öğrencilerin senaryo ve sektör hakkında sorularını cevaplandı. 

Hediye takdiminin ardından toplu fotoğraf çekimi ile açılış dersi sona erdi.